KADIN
- ANASAYFA
- KADIN
‘Saç’ bir kadın için ne ifade ediyor?
Bir hazine mi? Bir altın, elmas veya mücevher parçası mı? Ya da moda öznesi mi?
Bir kadın için saçın önemini, değerini, anlamını ifade edebilmemiz oldukça güç… Bu yüzden kadın bir yazar, bu konuda fikirlerini sizler için kaleme aldı.
“Evet, sevgili kadınlar… Kadınların hassas dönemlerde saçlarına nasıl söz geçiremediğini yalnızca bir kadın anlayabilir. Saçlarımız, kıyafet, aksesuar ya da mücevherlerimiz gibi, bizim için çok şey ifade ediyor. Bizler saçlarımızın ipek gibi yumuşak, pırlanta kadar parlak, Japon porseleni gibi çekici ve kusursuz olmasını istiyoruz.
Farklı görünmek ve daha iyi hissetmek adına çoğu zaman saçlarımızla oynuyoruz. Kendimizi değiştirmekten hoşlanıyoruz. Çünkü beğenilmek istiyoruz. Bunun için modayı takip ediyor ve güncel kalmaya çalışıyoruz. Ve itiraf etmek gerekirse hemcinslerimiz tarafından beğenilmek, çevremizdeki erkeklerden iltifatlar almak kadar hoşumuza gidiyor.
Kadınlar olarak iş dünyasının her alanında yer alıyor, büyük kararların altına imzamızı atıyoruz. Güçlü, bağımsız, kendi ayaklarımız üzerinde durarak paramızı kazanıyor ve harcıyoruz. Anne, kardeş olarak toplumun en küçük parçası olan aileyi inşa ediyor, çocuk yetiştiriyoruz. Hayatımızdaki her an, öğreniyoruz ve güçleniyoruz. Hiçbir şeyin bizi yıkmasına, bize zarar vermesine izin vermezken üzücü bir film izlediğimizde duygulanıp ağlıyoruz. Çünkü içimizdeki merhamet duygusunu hiçbir zaman kaybetmiyoruz.
Biz kadınlar, yalnızca doğum yapmıyoruz. Bir hayat kurguluyoruz. Mimar, yönetici, mühendis, pilot oluyor, dünyada bir iz bırakıyoruz. Çocuklarımızın ilk öğretmeni, eşimizin en iyi arkadaşı, ebeveynlerimiz için iyi bir evlat ve sırası geldiğinde onlara da anne - baba oluyoruz. Sanırım güzel olmayı en çok biz hak ediyoruz. Bu yüzden kendimize daima özen gösteriyoruz.
Boşuna 'kadın dokunuşu' demiyorlar… Sadece bir kadın etrafındaki şeyleri düzenli ve güzel gösterebilir. Çünkü bizim genlerimizde yüzyıllardır bir kadından diğerine aktarılan gizli bir uyum yeteneği var.”
Yazarın da dediği gibi kendimizi mutlu, kızgın, üzgün veya sıkılmış hissettiğimizde önce saçlarımıza yöneliyoruz. Zorlu bir günün ardından saçlarımızla oynamak, terapi niteliğinde bir aktivite haline geliyor. Hayatımızda bu denli önem arz eden bir şeyi kaybetme fikri bile bizim için korkutucu oluyor.
Kemoterapi veya radyoterapi gibi fizyolojik ve psikolojik olarak zorlayıcı tedavi süreçlerinde ya da saç kaybına yol açan rahatsızlıklarda kendinizden, güzel saçlarınızdan vazgeçmek zorunda değilsiniz.
Doğaya ve zamana karşı olan bu savaşınızda sizlere yardım etmek için buradayız. Bugün, saçlarınız için hayal ettiğinizden daha fazlasını yapabiliriz. HDC Exclusive olarak bizler, saçlarınız için buradayız. Saçlarınızla oynayalım, onları değiştirelim, daha fazla hacim, uzunluk ve renk kazanmalarını sağlayalım. Çünkü biz sizi tanıyor, okuyor, hissediyoruz. Yaşlanmayı ve hayatla bu konuda uzlaşmayı sizler gibi biz de reddediyoruz.
Coco Chanel’ın da dediği gibi “Bir kadın hak ettiği yaştadır.”